Önce doğrudan başlayayım!

        Arkadaşım Şerif Cihan’ın yüreğinin yarasıydı ve geçmiş dönemlerde sıkça dile getirmiş, çizmiş bende yazmıştım. Ancak o günlerde belediye başkanı olan çakma CHP’li Ali Aslankılıç’ın ve o günlerdeki ilçe yönetiminin çok umurunda olmamıştı.

        Oluk başında bulunan mezarlıktan bahsediyorum. Gerçekten mezarlığın durumu sevdiklerini o mezarlıkta sonsuzluğa uğurlayanların acılarına açı katıyordu. Çünkü Belediye sitesindeki konutlardan gelen atık sular ve açıktan akan kanalizasyon (yanlış yazmadım) mezarlığın büyük bir bölümünü etkiliyordu.

        Aklı başında olan birçok insan belediyenin kapısını çalsa da, sonuç alınamadı, Aslankılıç sözünü ettiğim mezarlığı düzelteceğine Bartın’da şahsına özel çiftlik yapmayı daha uygun buldu.

        Şerif çizdi, ben yazdım almadığımız tepki kalmadı. Sonuçta 2009-2014 döneminde CHP yönetimindeki belediye bu kanayan yaraya merhem olamadı.

        Dün Şerif mezarlığın şu anki durumu hakkında bilgi verirken fotoğraflarını da gönderdi. Kilimli Belediyesi, mezarlığın bir kısmında bulunan diken sarıp orman haline gelmiş fındık ağaçlarının bulunduğu, içine girilemeyen bölümü temizleyip istinat duvarı çekerek mezarlığın sınırlarını belirlemiş.

        Radar altı ve Belediye sitesinden gelen kanalizasyon ve atık suyu kontrol altına alıp şebekeye bağlayarak mezarların su altında kalmasını önlemiş. Çalışmalar halen devam ediyor. Sanırım insanlarımızın sevdiklerini gönül rahatlığı ile bırakacağı Kilimli ’ye yakışan bir mezarlık gerçek olacak. Emeği geçenlere teşekkür ederim.

        Yanlış ise şu!

        Kilimli Belediyesi Halk Otobüslerinin 2010 yılında yaptığı taşıma sözleşmesinin süresi doldu.

        Konuya girmeden önce önemli bir gerçeğinde altını çizmek isterim. Şöyle ki; ulaşım konusunda Türkiye’nin hiçbir yerinde Kilimli de yaşayanlar kadar alternatifsiz bırakılmış bir halk yoktur. 

        Kilimli halkı Zonguldak’a gitmek için Halk Otobüsüne mahkûm edilmiştir. Çünkü bunun dışında uygun saatte tren veya dolmuş yoktur. Ülkenin neresine giderseniz gidin böyle bir uygulama göremezsiniz.

        Kilimli Belediyesinin görevlerinden biri Kilimli Halkına ulaşım için alternatif üretmelidir. Bu uygulama rekabet yaratacak, rekabet ise kaliteyi getirecektir.   

        Gelelim Halk otobüsü konusuna..

        Seçkin Özdemir döneminde Kilimlide çalışan dolmuşçular ile yapılan anlaşma sonucu Halk Otobüsü uygulaması başlamış ve bu anlaşma bir sözleşme imza altına alınmıştı.

        Elimde Kilimli Belediyesinin Halk otobüsü işletmecilerine önerdiği sözleşme var.  

        Bir uygulama yapılırken, taraflar bir araya gelir. İşleyişte görülen hatalar ortaya konulur, sözleşmeye günün şartlarına göre yeni maddeler eklenir. Uygulaması mümkün olmayan, işleyişi taraflara zarar veren eski maddeler de anlaşma ile sözleşme dışı bırakılabilir.

        Kilimli Belediyesi tarafından önerilen sözleşmeyi incelendiğimde yukarıda bahsettiğim tarafların toplantısının yapılmadığını anlıyorum.

        Şimdi taraf olmadan, bu sözleşmede ucu açık, keyfi uygulamalara imkân veren, taraflar arasında sorun olacağına inandığım bazı maddeleri okuyucuların bilgisine sunmak istiyorum.

        Sözleşme maddelerini önem sırasına göre sıralayayım.

        Cezalar konusu geçmiş dönemde de taraflar arasında sorun yaratmış büyük oranda işletme sahiplerinin aleyhine hatta keyfi uygulanmıştır. Vatandaş haksız olsa da belediyeye şikâyette bulunmuş, şikâyet edilen kişinin savunması dahi alınmadan ve özellikle kim olduğuna bakılarak ya ceza uygulanmış veya affedilmiştir.

        Yeni sözleşmeye Kilimli sahil yolu ile ilgili bir madde eklenmiş ki tartışmaya açık ve sorun yaratacağı kesin.

        Söyle ki; Madde 26-b Kilimli sahil yolu karayolu trafiğe açılmasına müteakibinde, yeni hat açma yetkisi Kilimli Belediyesinde olup, mevcut özel halk otobüslerine, 2886 sayılı devlet sayılı devlet ihale kanunun hükümleri doğrultusunda başka firmaya veya Kilimli Belediyesi bünyesindeki araçlara yeni güzergâh açarak taşıma yaptırır.

        Bu yol açıldığında planlı bir şekilde sahil yolundan nöbetleşe gidecek araçlar belirlenerek gerekirse araç sayısı arttırılarak sorun çözülür. Bu güzergâha yeniden ihale yapılarak farklı firmanın sokulması çeşitli sorunların kaynağı olacaktır.

         Madde 11/4: Kilimli Belediye Başkanlığı belediye tarafından yapılan etkinlik ve faaliyetlerde, milli ve dini bayram günlerinde ücretsiz taşıma kararı alabilir.

         Bu maddeye göre belirtilen günlerde taşımacılığın maliyeti halk otobüsü sahibine yüklenmektedir. Eğer belediye halkına hizmet etmeyi düşünüyorsa bunun bedelini ödemek zorundadır. İşletmeciyi böyle bir işe zorlarsanız halkın kaliteli hizmet alması mümkün değildir. O işletmeci halka doğru davranmaz.

         Doğrusu şudur!

         Halk otobüslerine ücretsiz taşınan yolcuyu belirleyecek bir sistem kurarsınız, taşınan yolcunun bedelini belediye öder. Aksi durumun adı, başkasının cebinden ağalıktan başka bir şey değildir. Emeğe saygılı bir belediye başkanının yapacağı bir uygulama bu olamaz.

         Bu sözleşmede bence en önemli ve adalet anlayışından uzak madde Belediye personelinin ücretsiz taşınmasıdır. Bu maddenin haklı bir mantığı yoktur. Belediye personeli maaş almamakta karın tokluğu karşılığında mı çalışmaktadır? Asgari ücret alan insanların ücret ödediği bir yerde, iki katına yakın ücret alan belediye personelinin halk otobüsüne ücret ödememesi doğru değildir. Mesai saatleri içinde görevli belediye personelinin görev kartı ile seyahati ücretsiz olabilir. Diğer uygulamalar tamamen adaletsizliktir.

         MADDE 15-7 Belediye Başkanının onayı ile belediye zabıtasının kanun, yönetmelik ve genelgeler doğrultusunda yapılan tahkikat ve tespiti halinde maddi imkânları elvermeyen kişilere ücretsiz seyahat kartı verilir.

         Sözleşmenin en çok tartışılan, adalet anlayışından uzak, belediye başkanlarınca keyfi uygulanan, Halk Otobüsleri sürücülerinin en çok moralini bozduğu, ücret ödeyip giden insanların “sana bu kartı verenin Allah belasını versin” dedirten bir maddedir.

         Nedeni ise şudur! Geçmiş dönemlerde bu maddenin sakıncalarını yaşadık. Belediye Başkanına oy verip, sırtlarında marka kıyafetler, ellerinde pahalı telefonlarla utanmadan kart gösteren beyler bayanlar görüldü. İşte bu madde bu güne kadar belediye başkanlarının keyfine göre acımazsızca kullanıldı. Kamil Altun bu adaletsizliği ve hatayı yapmamalı.

        İşin özü ve yapılması gereken, sadece Halk Otobüsü işletmecisini değil, halkıda rahatsız eden bu maddeleri Kilimli Belediye Başkanı ve ekibi mutlaka gözden geçirmeli e gereğini yapmalıdır.

      TURGUT GÜVEN