AMELEBİRLİĞİ 'ÖLÜMÜ' GARANTİ ediyor !
Zonguldak'ta yaşamak 'ağır-aksak' durumları yaşamanın merkezi gibidir.
Hiç bir olumsuzluğu öyle bir günde ya da bir ayda bitecek diye beklemeyeceksin.
'Burası Zonguldak' deyip, elin böğründe kabulleneceksin.
Uzunmehmet Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nin, namı değer 'Amelebirliği Hastanesi'nin durumu da aynen bu tarife uyuyor.
9 Aralık 2023 tarihinde hastane yolu heyelanda göçüyor.
Tesellimiz o sırada, o yolda park halinde bir araç olmaması ve bir aracın oradan geçiyor olmaması.
Yolun çökmesinin ardından 'poliklinik' risk olduğu gerekçesi ile 'acil' bölümüne taşındı.
Poliklinik ayrı iken dahi bir hastanın muayene ve tedavi olabileceği yeterliliğe sahip değilken, şimdilerde daha kötü.
Acil, poliklinik ve yatış servisleri aynı binada.
Bir döner yemek istesen, ustanın elinde eldiven yok diye; 'hijyen nerede' diyerek isyan ederken, Uzunmehmet Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nin durumu içler acısı ve kimse ses çıkaramıyor.
Poliklinik bölümü daracık bir koridor.
O dar koridorda onlarca hasta yanyana.
En basiti; birinde grip olsa diğer kişi akşam evinde grip olacak.
Tedavi olmak için gidilen ama başka hastalığa yakalanmadan çıkamayacağın bir başka hastane var mıdır ülkede?
Amelebirliği Hastanesi ya komple lağv edilmeli ya da taşınmalı.
Bu haliyle şifa değil, mikrop dağıtıyor.
Hasta yatış odalarından bahsetmedim bile.
*****
CHP, ÖZ EVLATLARINA KIYIYOR, DEVŞİRMELERİ 'KAHRAMAN' İLAN EDİYOR !
Her dönemin adamı olan, menfaatine göre her seçimde parti değiştiren ve en son 'iyi' olan Gülüç Belediye Başkanı Mustafa Gökhan Demirtaş için neredeyse göğsünü siper etmiş, kendi partisinden gelen tepkilere dahi kulaklarını tıkamıştı.
Mustafa Gökhan Demirtaş'a en önemli tepkinin sebebi ise; iki kadın çalışanına 'cinsel tacizde' bulunduğu iddiasıydı.
Bu iddia nedeniyle yargılandığı mahkemede 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası aldı.
Karar 'istinaf' mahkemesinde.
Onanırsa cezasını çekecek.
Ulusal basına dahi düşen konuda; mobbing uygulandığı ve cinsel tacize maruz kaldıkları iddia edilen Gülüç Belediyesi'nde çalışaniki kadına bir kadın olarak sahip çıkmadı.
Kimden bahsediyorum?
Elbette İyi Parti'den CHP'ye 'devşirme' olarak yaslanan Evrim Balbaloğlu'ndan bahsediyorum.
Mesai arkadaşı ve meslektaşı olan Eylem Ertuğrul gibi TBMM'de görev almak istiyor.
Cukkalı maaş, Milletvekili olmanın ayrıcalıkları ve erken emeklilik...
Göz kamaştırıyor tabiki.
Onun da gözleri kamaştı ve kendini bu yola adadı.
Millet de sanıyor ki derdi, millet, vatan, Sakarya falan...
Yerseniz.
'Cinsel Taciz' suçlaması ile yargılanan Gülüç Belediye Başkanı Mustafa Gökhan Demirtaş'a destek verdiği için CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Merve Kır
kendisine; “Bu kişiyle yolunuzu ayırın. Ayırın ki bu tavrınız diğer partilere örnek olsun” diye seslenmişti.
CHP Ereğli İlçe Başkanlığı ne yaptı?
Evrim Balbaloğlu ve ekibi için CHP'ye üye olma töreni düzenledi.
Bu adeta CHP seçmenine küfürdür!
İYİ Parti her ne kadar her kesimden üyesi olan bir parti olsa da, MHP ağırlıklı isimlerin çoğunlukta olduğu bir partidir.
Nasıl CHP'liden MHP'li olmazsa, MHP'liden de CHP'li olmaz.
Balbaloğlu'nun derdi de zaten 'ideoloji' ya da 'halka hizmet' değil.
Egosuna gelince, adeta paçalarınan akıyor.
Bakın ne diyor CHP'ye geçişinde; "Bir nevi Genel Başkanımızın da dediği gibi baba ocağındayız. Cumhuriyet Halk Partisi’ne güç katmaya geldik."
Baba ocağı diyor ama hem genel hem de yerel seçimlerde CHP'ye oy kaybettirmek için gece gündüz çalışıyor.
Bir de CHP'ye güç katmak için geldik demez mi...
Ya sen CHP'ye ne artı katabilirsin ki?
Bu özgüvene hayran kalmamak elde değil.
'CHP'nin oylarının yükselmesi nedeniyle CHP'den belki meslektaşım ve mesai arkadaşım Eylem Ertugrul gibi milletvekili olurum ve vekil olmanın ayrıcalıklarını
ömür boyu yaşarım' demiyor da 'güç katacağız' diyor.
İYİ Parti'ye ne kattın ki, CHP'ye ne katabilesin.
Murat Sesli'nin 3'de 1'i kadar bile oyun yok.
CHP de; Öz evlatlarını, ihraç edilmek kaydıyla disipline versin, Evrim Balbaloğlu gibi CHP'ye kaybettirenleri üye yapsın.
Oh ne güzel CHP !
Kendine zarar verenleri bile kabul ediyor.
