AKP Gökçebey Belediye Başkan Adayı Erkan Soner Kodaman'a bakıyoruz, daha ilk virajda savrulan otomobil gibi.
Kodaman taraftarları Vedat Öztürk'e evinin önünde siyasi tacizde bulunuyor.
Bakıyoruz, Vedat Öztürk değil de, Kodaman 'mağduru oynuyor'.
Yetmiyor, Ramazan ayı gibi kutsal bir ayda bir ağız dolusu 'beddua sallıyor'.
Mağdur edebiyatı parçalıyor.
Babalarının kendilerine verdiği isimleri kullanamayan 'acizler' tarafından açılan sahte hesaplarda kendisine yapılan övgülerden medet umuyor.
Bir imar çizim firması üzerine 'telifli' olan Afyonkarahisar-Dazkırı TOKİ projesini olduğu gibi kopyalayıp, üzerine 'Gökçebey' yazarak kendi projesiymiş gibi paylaşıyor.
O şirket 'telif hakkı davası' açarsa, işte o zaman gerçekten 'mağdur' olursun!
Kodaman'ın çevresi 'tuhaf' kişiliklerle dolu.
Vedat Öztürk'ün evinin önünde 'siyasi tacizde' bulunanların yanına 'sosyal medya tacizcileri' eklendi.
Kodaman propogandası yapan birçok sahte hesap var.
Hepsinde Kodaman'a övgüler yağdırılıyor.
Vedat Öztürk aleyhinde paylaşımlar yapılıyor.
Sahte hesaplardan sahte fotoğraflar paylaşılıyor, siliniyor.
Tüm bu olup biten sonrası Kodaman ne yapsa beğenirsiniz...
Özrü kabahatinden büyük.
Sayfasından yaptığı paylaşımda; "Sahte hesaplar üzerinden yapılan paylaşımlarla hiç bir alakamız yoktur.
Hukuki süreç açıktır. Kendileri çalıp kendileri oynuyorlar. Biz proje paylaşırken, onlar sürekli mağdura düşmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Şahsım susup yaptıklarını izlemekten inanın yoruldum.
Bu Halk Mağdura Düşme Rollerini Bir Kez Kabullendi Bir Daha Buna Fırsat Vermeyecektir."
Güler misin ağlar mısın...
Kodaman resmen milletin aklıyla dalga geçiyor.
Yahu senin saat başı övüldüğün sayfalardan 'iftira' paylaşımları yapılıyor, kaldırılıyor...
Neyin kafasındasın?
Sen burada Öztürk'e yükleneceğine, eğer sen kurdurmadıysan o sahte sayfaları, o halde seslen o trollere...
Beni gerçekten destekliyorsanız, 'babalarınızın sizlere verdiği isimle kullandığınız sosyal medya hesaplarından beni destekleyin' dersin.
Biz de samimiyetine inanırız.
Kendi çevreni ya dizginleyemiyorsun ya da bilerek dizginlemiyorsun.
Sonra da kendi yarattığın algı içinde bir mağdur filmi senaryosuna sarılıyorsun.
Olmuyor, olmuyor...
Böyle giderse senin bu seçim ilk ve son seçimin olur ve daha genç yaşta siyasetin tozlu raflarında yerini alırsın.
Tıpkı senden önce aynı hatalara düşen onlarca genç siyasetçi gibi.
