CHP Merkez ilçe kongresi bitti ancak kulisleri bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.
Devam etmesinin en önemli nedenlerinden biri ortak divan başkanı olan Nuri Tekin’in kongreyi yanlış yönetmesinden kaynaklanıyor.
Bir önceki yazımda da belirttim, divan başkanının hatası nedeniyle kongre salonunda partililer birbirine girebilirdi. Allahtan korkulan olmadı.
Divan Başkanının kongreyi yönetirken birçok hatası oldu. En büyük hatası ise sorun yaratacak gibi. Bu hata belki de kongrenin tekrarlanmasına kadar gidebilir.
Şöyle ki, ilçe başkan adaylarının listeleri divan başkanlığına sunulur. Listelerdeki kişilerin kesinleşmiş üye listesinde adı olup olmadığını, aynı kişinin birden çok listede olup olmadığını kontrol eder. böyle birileri varsa divana çağrılır ve tercihi sorulur listelere son şekli verilir. Divan kurulu listeleri onaylar ve matbaaya basılması için gönderir. (divan buraya kadar görevini yaptı) Matbaa da basılıp gelen listeleri (buraya dikkat) kendilerine verilen ilk liste ile karşılaştırılarak değişiklik yapılıp yapılmadığına bakılır. Eğer böyle bir değişiklik yoksa aday listelerinin tamamını seçim kuruluna verir ve divanın kongrede görevleri biter.
Kongrede Divan Başkanı bunu yapmayıp, listelerin matbaadan gelmesini beklemeden yani görevini tamamlamadan adayların kendilerine verdikleri listeleri seçim kuruluna teslim edip çok acele işi varmış gibi çekip gitti. Seçim kurulu da Uzun’un listesi gelmeden “seçimleri başlat” baskısına maruz kaldı.
Şimdi iddia şu; seçimi kazanan Ebru Uzun divana verdiği, kontrolden sonra matbaaya basılmak için aldığı listede bazı isimleri değiştirdi. Bu değişiklik yapılmışsa ve seçim kuruluna yapılan itiraz da kanıtlanırsa seçim kurulu ilçe kongresinin yenilenmesine karar verebilir.
Yenilenir de ne olur, Uzun seçimi bu kez 134 oyla değil 184 oyla kazanır. Dilerim bunlar yaşanmaz.
Kongrelerde yönetimde bulunanların seçim kazanma şansları her zaman daha yüksektir. Bu avantajı size şöyle açıklayabilirim.
Merkez ilçe yönetiminde iki eksik ile 23 doğal delege var. Üç belde ve köy delegelerinin toplamı ile bu sayı 60 eder. Kaba bir hesapla merkez ilçenin desteklediği aday (çünkü belde ve köylerde sandık kurulmadı delegeler masa başında yazıldı) seçime 60 oy avantaj ile başlar.
Bu sayı ile zaten seçimin yarısı garanti edilir.
Sıkıntı şurada.. Merkez ilçede kongre tecrübesi olan bir tek kişi yok. Bakınız köy ve belde delegeleri kongrelerde fire verir. Öncelikle onların gelmesi için titiz bir çalışma yapacaksın. Köy delegesi gelir salonda bir havayı koklar bakar ki kendisini tanıyan yok, ilgi sıfır çeker gider. Onları tanıyacaksın, geldiklerinde salonda yer ayırıp oturtacak onlarla ilgilenecek 3-4 yönetici görevlendireceksin. Çünkü belde ve köy delegesi senin seçim kazanmak için sigortan.
Bu avantajı kullanamaya aklı yetmeyenlerin seçim kazanması mümkün mü?
Merkez ilçenin atadığı belde başkanı Ebru Uzun’un listesinde. Belde başkanını istifa etmesi, çekip gitmesi her fırsatta unvanlarını saymayı seven, kongre konuşmasında da “ben ilçe sekreteriyim, parti eğitmeniyim, koordinatörüm” havaları atan hanımefendi ve yanındaki iki kadın arkadaşının eseridir.
Bu hanımefendinin ayaklarının yere basmaması, yanında bulunan arkadaşlarının kendisine “senden ilçe başkanı olmaz” dememeleri nedeniyle Ebru Uzun kongreden galip çıkmıştır.
Kongreyi Lens Medyadan canlı izledim. Sizden farklı olarak yapılan söyleşilerini de takip ettim hatta bir kısmına yorum yaparak katıldım.
Kongrede iki açıklama çok dikkatimi çekti.
Eski veya yeni milletvekilleri seçimlerde çalışmalara davet edilmez. Onlar kendilerine partililerin vermiş olduğu ayrıcalıklardan ömür boyu faydalanır çünkü. Bu nedenle partililere ömür boyu da borçludurlar. Seçim zamanı davet beklemeden gelir çalışmalara katılırlar.
Bakınız eski milletvekilleri yerel seçimlerde partinin belediye başkan adayının koluna girip Gazipaşa da iki gün sadece görünmüş olsalardı şimdi belediye AKP’nin elinde olmazdı.
Seçimlerde ihanet etti denilen Ebru Uzun ve ekibi de bu duruma düşmezdi.
İkincisi ise şu.
Gazeteci Murat Altay canlı yayında yapılan söyleşide “Ebru Uzun’u desteklediğini ve seçimi kazanacağını” söyledi. Doğru da tahmin etti. Program sunucusunun “Ebru Uzun hakkında partiye ihanet etti iddiası var ne diyorsunuz” sorusuna verdiği cevapta “hayır ihanet falan yok” diyeceğine CHP Genel Merkezinin belediye başkan adayını yanlış kişiyi açıkladığını söyledi.
Demek istediği şu, parti adayı yanlış açıkladı bu durumda Ebru Hanım’da ihanet edilebilir demeye getirdi. Bir gazeteciye yakıştıramadığımı söylemek isterim.
Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz derdi rahmetli Uğur Mumcu çok haklıymış çokk.
TURGUT GÜVEN