İKİ YANLIŞ UYGULAMA!

         Korona salgınının en riskli illerinden biri Zonguldak. Bu nedenle şehrimizin adı 30 büyük şehirlerle birlikte anılır oldu. Bu şehirlerdeki önlemlerin aynısı Zonguldak’ta da uygulanıyor.

        Hal böyleyken bazı uygulamaların insanı şaşırtacak cinsten ve sorumsuzca olduğu görülüyor.

        Nedir bunlar!

        Yurt dışında yaşayıp Ramazan ayını ülkemizde geçirmek isteyen Azerbaycan’dan 182 ve Suudi Arabistan'dan 189 olmak üzere toplam 371 kişi önce Ankara'ya, Ankara'dan da Zonguldak'a getirilerek Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait yurtta 14 gün karantinada tutulacak.

        Tüm uluslararası gidiş gelişler kapatılmışken “Ramazan ayını ülkemde geçireceğim” isteğini yerine getirmek özellikle bu salgın günlerinde hangi aklın (!) ürünüdür? Üstelikte en riskli il Zonguldak’ta.

        Sağlıkçılar için “bize yük oldular” diyen sayın valinin bu karantina konusunda ne düşündüğünü herhalde önce sağlıkçılar, sonrada bu şehrin halkı merak ediyordur.

        Benim anlamadığım şu, ülkesinde Ramazan ayını geçirmek isteyen kişilere aklı başında biri çıkıp da “yaşadığınız ülkelerde Ramazan ayı yasaklandı mı?” diye neden sormaz.

        ****

        Diğer taraftan Kilimli ve Zonguldak Belediyeleri müjde gibi pazaryerlerinin açılacağını duyurdu. Üstelik Kilimli de iki Zonguldak’ta üç gün. Sanırım her iki belediyede pazarcıları ikiye ve üçe bölüp onlara gün belirledi.

        Peki, 30 büyük şehirde pazaryerleri çok sınırlı ve sıkı kontrollü açılırken en riskli il olan Zonguldak’ta bu uygulamanın üstelikte üç gün olmasının sebebi nedir?

        Yerel basında “pazarcı esnafının zora düşmesi, marketlerin uyguladığı fahiş fiyatların vatandaşın cebini yakması dolayısıyla İl Pandemi Kurulu konuyu tekrar görüşerek Soğuksu Pazaryerinin tekrar açılmasına karar verdi”.

        Zonguldak insanı bu karara sosyal medyadan tepki gösterdi ve özellikle Kilimli ve Zonguldak’ta şubesi olan salgını fırsata çeviren marketin adını verdi, fahiş fiyatla sattığı ürünlerin fiyat etiketlerini görüntüleyerek sayfasında yayınladı. Yani vatandaş görevini yaptı.

        Görevini yapmayan kim?

        Kilimli ve Zonguldak Belediye Başkanları.

        Adı sanı belli olan söz konusu markete yaptığı fırsatçılığın hesabını her iki belediye başkanı neden sormaz?

        Market sahibinin de belediye başkanlarının da aynı partisinin yandaşları olduğu için olabilir mi? Benim aklıma gelen bu!  

        Pazar esnafı zorda olduğu doğrudur. Peki, AKP Genel Başkanı Kanada Başbakanı Justin Trudeau dediği gibi; “Parayı düşünmeyin, işimi kaybeder miyim diye korkmayın, siz sağlığınızı düşünün, para bizim işimiz” neden diyemez. Büyük devlettik, Almanya bile bizi kıskanıyordu!

        Devlet bu önlemleri almadığı için salgın günlerinde pazaryeri gibi insanların bir araya geldiği sosyal mesafenin unutulduğu ve ihlal edildiği ortamı açmak ne kadar doğrudur.

        Bu uygulama Zonguldak’ta salgın konusunda alınan tüm önlemleri silip atmak değilse nedir? 

        Ankara ve İstanbul Belediyeleri salgın günlerinde pazarcının elinde kalan sebzeye ve köylünün ürettiğine alım garantisi veriyor. Zonguldak ve Kilimli Belediyeleri seçim meydanlarında “iktidarın nimetlerinden yararlanma” sözlerini ne çabuk unuttu. İşte size fırsat Pazar esnafını ve köylüyü iktidarın imkânlarından faydalandırın. Bizde sizleri alkışlayalım. Hadi Selim Alan, hadi Kamil Altun beyler buyurun görelim marifetlerinizi.

        Aklı başında hiçbir insan işin uzmanı olsun veya olmasın bu uygulamanın mantıklı bir açıklamasını yapamaz. Bu uygulama başta siyasi iktidarın aczi, sıfırı tükettiğinin belgesi, belediye başkanlarının olup biten karşısında çaresizliğidir.

        Bakınız; İl Pandemi Kurulunun aldığı yeni kararı ile Pazaryerleri serbest, kâğıt toplamak yasak. Bu iki kararda bir çelişki yok mu?

        Her iki karar da il pandemi kurulunun kararı ile uygulandı masalını kimse yemiyor. Bu karar ve uygulama başta Vali ve belediye başkanlarının çaresizliğidir. Bu çaresizliği salgın günlerinde alınan yanlış kararlar sonucu salgın süresi uzayacak, belki de Zonguldak insanı canı ile ödeyecektir.

         Diğer taraftan bu salgın günlerinde AKP’nin üç Milletvekilini meclis tatile girdikten sonra bile şehrin sokaklarında gören olmadı da, CHP’nin il ve merkez ilçe başkan ve yönetimlerini bu uygulamalar karşısında sesini duyan var mı?  

        TURGUT GÜVEN