Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem ve CHP Zonguldak İl Başkanı Devrim Dural, AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan'a bir ziyaret gerçekleştirdi.
9 ay sonra gelen geç kalınmış bir ziyaret olsa da Zonguldak için birlik ve beraberlik fotoğrafının verildiği önemli bir buluşmaydı.
Amaç Zonguldak'a hizmet etmekse eğer, iktidar partisinden destek alma noktasında kibir ve egoya gerek yok.
AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan her platformda Zonguldak için gerekli desteği vermeye hazır olduklarını dile getirmişti zaten.
Bundan sonraki süreç umalım da Zonguldak için umut vaad edici olsun. Bu buluşmalar fotoğraflarda kalmasın.
Bu buluşma önemliydi elbette ama çok büyük bir eksikle gerçekleştirildi.
Zonguldak Belediyesi'nin kazanılmasında en büyük emeği sarf eden, Zonguldak Belediyesini ve Tahsin Erdem'i her koşulda savunan Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu ziyarette yoktu.
Zaimoğlu bu ziyarete davet edilmedi.
Davet edilseydi seve seve gideceğini herkes biliyor zaten.
Siyasi ikballer, çıkarlar hesaplanarak yapılan hamleler bazen yapanın elinde patlıyor.
Devrim Dural, belki kendi siyasi ikbalini düşünerek Zaimoğlu'nu davet etmedi, ya Tahsin Erdem?
Erdem; doğru, yanlış, her koşulda Zonguldak Belediyesini, kendisini savunan, elini taşın altına koyan, yaşanan kavgalarda uzlaştırıcı olmak için gayret gösteren Zaimoğlu'nu neden davet etmedi?
"Bu ziyarette bulunması gerekir" neden demedi?
Tahsin Erdem; Ecevit DSP'si zamanında, kendisine paye veren Ecevit'e hasta yatağında ihanet etmiş, vefa duygusunun olmadığını göstermişti.
Şimdilerde ise kendisine en çok sahip çıkan, her platformda sesini yükselten Zaimoğlu'na 'vefasızlık' yaptı.
İnsan 7'sinde neyse 70'inde de odur.
Tahsin Erdem şaşırtmıyor.
İyi de Devrim Dural'a ne oluyor?
Zaimoğlu İl Başkanlığına, Devrim Dural ise Milletvekili adaylığına oynuyor.
Rakip bile değiller.
O zaman nedir bu 'Zaimoğlu hazımsızlığı'?
Bu tavır; Zaimoğlu'na artı 1 puan kazandırmış, Dural ve Erdem'e ise 1 puan kaybettirmiştir.
Partililer ve kamuoyu bu kadar ince hesaplarla siyaset yapılmasının doğru olmadığını düşünüyor ve dile getiriyor.
"Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz" diye bir atasözümüz var ama bazen tarlaya fare dadanıyor ve izi olmayanlar harman yapmaya kalkışıyor.