ZOKEV tarafından Makina Mühendisleri Odası Toplantı Salonu’nda yapılan “İşçilerin Haziranı 15-16 Haziran 1970” belgesel filminin senaryo yazarı Zafer Aydın, “İşçi tarihi üzerine yaptığım çalışmalar gösteriyor ki, emekçilere hiçbir şey lütuf olarak verilmemiştir. Tüm kazanımların arkasında büyük mücadele var.” dedi.
Zafer Aydın’ın senaryosunu yazıp Cihangir Köse ve Nesrin Uçar ile birlikte hazırladığı, Ayşe Lebriz Berkem’in seslendirdiği, Erdal Güney’in müziği, Mustafa Bilgin’in çizimleri, Fahrettin Engin Erdoğan’ın canlandırma sahnelerinin çekim ve kurgusuyla destek verdiği “İşçilerin Haziranı 15-16 Haziran 1970” adlı belgeselin gösterimi, TMMOB Makina Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi toplantı salonunda yapıldı. Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı (ZOKEV) tarafından yapılan gösterime katılan senaryo yazarı Zafer Aydın, belgeselin, Türkiye işçi sınıfı tarihinin en özgün direnişi ve en büyük direniş olan 15-16 Haziran olaylarını, tanıkların anlatımları ve belgelere dayalı olarak anlattığı “İşçilerin Haziranı 15-16 Haziran 1970” adlı kitabına dayalı olarak hazırladıklarını söyledi.
Belgeselin tam dört yıl süren hazırlığı süresince, 90’ı ile yüz yüze olmak üzere 119 kişi ile görüşme yaptığını söyleyen Aydın, dönemin gazete arşivleriyle mahkeme belgelerini de incelediğini söyledi. Aydın, Devrimci İşçi Sendikalar Konfederasyonu (DİSK) başta Birleşik Metal İş olmak pek çok sendika ve Türk-İş arşivinin yanı sıra, Türkiye Sosyal Tarih Araştırmaları Vakfı (TÜSTAV), Tarih Vakfı, Kadir Has Üniversitesi Ulusal Kültür Belgeliği ve Hollanda’da kurulu Uluslararası Sosyal Tarih Enstitüsü (USTE) arşivlerinde de kapsamlı çalışmalar yaptığını da dile getirdi.
1960 ile 1980 yılları arasının Türkiye işçi sınıfı tarihinin en özgün yıllarını oluşturduğunu da söyleyen Aydın, bu dönemde, gerçekleşen birçok direnişin başta sendika kurma hakkı olmak üzere birçok kazanım sağladığını da iddia etti. İşçi sınıfına hiçbir şeyin lütuf olarak sunulmadığını da ifade eden Aydın, “İşçi tarihi üzerine yaptığım çalışmalar gösteriyor ki, emekçilere hiçbir şey lütuf olarak verilmemiştir. Tüm kazanımların arkasında büyük mücadele var. Ecevit için işçi haklarını tanıyan kişi denir. Eğer Kavel Grevi olmasaydı, yıllardır sürüncemede bekletilip her seçimde vaat olarak önerilen o yasaların çıkması mümkün değildi.” dedi.
1960’lı yıllarda sahip olduğu aydınlanma, militanlaşma, örgütlenme gibi kavramlardan uzaklaşan işçi sınıfının hak temelli mücadelesinin gerilediğini de ifade eden Aydın, yalnızca ekonomik kazanımlar için verilen mücadelenin büyük kayıplara neden olduğunun yaşanarak görüldüğünü de söyledi. Demokratik haklar için verilen mücadelenin önemine değine Aydın, sözlerini, “Denklem şöyle: Demokratik haklar için mücadele vermeyen işçi sınıfı ekonomik kazanım da elde edemiyor. İşçi sınıfı mücadelesi gelişmedikçe sol, sosyalist hareketlerde büyüyemiyor. Sol sosyalist hareketler büyümedikçe, işçi sınıfının militan karakteri de gelişmiyor.” diyerek tamamladı. Zafer Aydın soru ve cevaplarla genişleyen söyleşinin sonunda kitaplarını da imzaladı.