CHP’de delege seçimleri bu hafta sonu tamamlanacak. Peşinden ilçe kongreleri süreci başlayacak. Delege seçimleri süresince yapılan kısır tartışmaların çok daha acımasızı ilçe kongreleri öncesinde yaşanacak.

         CHP Genel Merkezi (delege seçimleri birçok yerde yapılmışken) bir genelge yayınladı. Özeti şuydu blok ve çarşaf liste yok her üye delege adayı, üye istediğini çizip istediğini yazar vs.

         Genel Merkezin bu genelgesi yeni bir tartışma ve karışıklık getirecektir. Kısaca anlatayım! Aday olmak gönüllülük ve istek işidir, kişinin kendi tercihidir bu ortadan kaldırılıyor. Aday olmayan biri delege olursa partiye ne faydası olur tartışılır bir durumdur. Sayım işlemi çok daha zor olacak ve sorunlar yaşanacaktır. Oy kullanmayanlar bile delege olabilecektir. En önemlisi ise delege seçimlerinde engelli, gençlik ve cinsiyet kotası dikkate alınmayacak, gençler ve kadın üyeler haksızlığa uğrayacaktır.

         Zonguldak Merkez, Kilimli ilçelerinde tam bir karmaşa yaşanıyor. Delege seçimlerinde listelerin adayları hemen hemen bellidir. Yeni bir yüz ne yazık ki yok.

         İlçe Başkan adaylarını şöyle anlatayım! Daha önce görev yaparken ilçe başkanlığını eline yüzüne bulaştırıp, bir tek başarısı olmayanlar, çok şey bildiğini zannedip cahil cesareti gösterenler, parti tüzüğünden bihaber kişiler, aldığı üç günlük kurs ile kendisini eğitmen zannedenler, mezhepçiliği, şövenistliği meslek edinmiş, doğru konuşmayı unutmuş olanlardan CHP gibi bir partide ilçe başkanı olmamalı.   

         Kozlu da ise durum biraz daha umut verici. Şöyle ki Nuri Genç ilçe başkanlığına aday olduğunu açıkladı. Cengiz Bank belediye başkanı olduğunda ilçe başkanlığını ikram ettiği Seyfettin Ceylan ve bir önceki ilçe kongresinde aday olan Yaşar Yolcu tekrar aday.

         Oysa önümüzdeki günlerde ülkede seçim yok. Bu boşluk CHP örgütlerinin toparlanması için çok önemli bir zaman. Kozlu’da bu toparlanma bir ağabey modeli ile daha kolay olur ve kısa sürede gerçekleşebilir. O nedenle Kozlu da CHP delegeleri Nuri Genç şansını değerlendirmelidir.

         Bakınız şu an tüm CHP örgütlerinde delege olma yarışı var. Parti içinde bu konudaki tartışmalar tavan yapmış durumda. Parti içi mücadele en üst seviyede. Şiddete varan tartışmalar, baskılar, karalamalar, tehditler, kavgalar, silah göstermeler bile yaşanıyor. Parti mahallelerde bile bölünmüş, kamplaşmış durumda.

         Delege seçimlerinde yaşanan bu dağılmanın toparlanma aşaması maalesef çok uzun sürüyor ve büyük oranda da gerçekleşmiyor.  CHP Genel Merkezinin ilk kurultayda parti tabanının darmadağın eden mahalle delege seçimlerinden vazgeçmesi, parti tüzüğü değiştirilerek ilçe kongreleri aidat ödeyen üyelerle yapması gerekiyor.

         Aksi durumda CHP’de birlik beraberliği sağlamak ve ülkeyi AKP belasından kurtarmak mümkün değildir.

        

         TERMİK ÖLÜM..

         Türkiye’de faaliyet gösteren ve bacalarında filtre kullanmayarak doğanın kirlenmesine, yok olmasına ve insanların kanser olmasına neden olan 15 Termik Santrale filtre takılmasını erteleyen kanun AKP ve MHP’lilerin oyları ile kabul edildi.

         Filtre sistemleri bulunmayan 15 termik santral arasında Zonguldak’ın Kilimli İlçesine bağlı Çatalağzı Beldesi’nde faaliyet gösteren Bereket Enerjiye ait Çates de bulunuyor.

          Konuyu TBMM’de dile getiren CHP Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz termik santrallerin sebep olduğu kanser vakalarından bahsederek gösterdiği fotoğraflarda “bu çocukların yüzüne bakabiliyor musunuz” diyerek AKP ve MHP milletvekillerinin olmayan vicdanlarına seslendi.

         AKP Milletvekilleri Polat Türkmen, Hamdi Uçar ve Ahmet Çolakoğlu termik santrallerin süre uzatımına ‘evet’ oyu kullandılar! Şu an ise sessizliğe büründüler. Oysa her üç milletvekili neden “evet” oyu kullandıklarını bu hafta sonu Zonguldak sokaklarında gezerek halka anlatmalılar.  

         İki gün önce özellikle termik santrallerin kurulu bulunduğu yerlerde AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamaları umut olmuştu. Erdoğan yaptığı açıklama da “termik santrallerdeki baca gazı filtreleme sistemleri mutlak suretle yapılsın, yapmayanlara gereken cezalar verilsin ve gerekirse kapatılsın” demişti.

         Sürekli tekrarlarım AKP’li politikacılar söylediklerinin her zaman tersini yapmıştır. Çünkü 15 termik santralin sahibi AKP’ye yakın iş adamlarıdır.

         Bu santrallerin çevresinde yaşamak zorunda kalan halkın sağlıksız koşullarda yaşaması ve çocukların kanser olması onların kazançlarından önemli değildir.  

 

       TURGUT GÜVEN