AK Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan, Elmas TV Genel Müdürü Akın Kavi'nin kendisi hakkında yalan ve iftira haberciliği yaptığını ve hakkını hukuki yollardan arayacağını belirtti.
İl Başkanlığı’nda basın toplantısı yapan Çağlayan'a, AK Parti İl Başkan Yardımcısı Erdal Mercimek, İl Yöneticisi Ahmet Yılmaz, AK Parti İl Genel Meclisi Grup Başkanvekili Abdullah Karagüzel de eşlik etti.
Çağlayan açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
"Bugün burada hakkımızda sürekli hale getirilen, sistematik bir biçimde yapılan iftira, yalan ve karalamalarla ilgili cevap vermek üzere bulunuyoruz. Bu zamana kadar sadece bir kere konuşmuştuk. Susmamızın sebebi cevap verememek değil, dikkate almamak. Ve haksız olmak değil, haklı mücadelemizi hukuki yollardan vermek için buradayız.
YALANDA, İFTİRADA NİRVANA'YA ULAŞILDI
Dün akşam artık yalanda, iftirada Nirvana’ya ulaşıldı. Şahsımızla ilgili İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği koltuğuna talip olduğumuz iddia edildi. Geçmişten bugüne kadar atılan iftiraların ve yalanın son hali artık İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği oldu. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri olabilmek için en az 10 yıl memur olma şartı var. Öyle bir durum söz konusu değil. Geçmişte olduğu gibi bugün de birtakım hedefler için yalana başvurulmuş oldu. Bu konuların tamamen yalan ve iftiradan ibaret olduğunu siz kıymetli basın mensuplarımıza ve değerli hemşerilerimize açıklamak durumundayız.
Kıymetli hemşerilerim.
Geçtiğimiz yıl 2023 yılında il başkanımız istifa edip milletvekili adayı olduktan sonra otomatik olarak siyasi ve hukuki işler başkanımız Erdal Mercimek İl Başkanlığımıza baktı. Erdal Mercimek, yoğunluğu sebebiyle işlere yetişemiyordu. İşin hakkını vermek isteyen bir karaktere sahip olduğu için görevi kabul etmedi. Genel Merkezimiz tarafından bu görev bizlere tevdi edildi. Ne olduysa ondan sonra oldu. Bizim hakkımızda o günden bugüne kadar türlü iftira ve karalamalar yapıldı. Hatta ve hatta Erdal Başkan'ımıza il başkanlığını engelleyici kumpaslar kurduğumuz da söylendi. Bugün biz burada beraberiz. Hem partimize hem şehrimize hizmet etmek için bir aradayız.
İftiraya uğrayan, hakarete uğrayan, şantaja uğrayan kişiyle aynı masada olmamız mümkün mü? Daha sonrasında bizim şahsımızın çok lüks villalar satın aldığı iddia edildi. Bu da bambaşka bir şey. Çünkü evini aldığım kişi yanımızda. Ahmet Yılmaz. Ahmet Yılmaz abiyle de hem yönetimde hem geçmişten bu zamana kadar sıkı dostlukları olan abi kardeş ilişkisi olan bir kişiyiz. Bu iddiaların nedenini bizler biliyoruz. Sizler de bilin ki; bu iddiaları ortaya atanlar, bize iftira atanlar, yalan ve karalama kampanyası yapanlar bizim hiç kimseyle aramızı açamaz. Hiç kimseyle kavga etmeme sebep olamazlar.
İŞİMİZ, GÜCÜMÜZ, AİLE MİRASIMIZ VAR!
Kıymetli arkadaşlarım, değerli hemşerilerim,
İşi gücü olmayan diye benden bahsediliyor. Bizim bir işimiz Elhamdülillah var. Geçmişten bugüne, ailemizle birlikte ticaret yapıyoruz. Yaptığımız ticaret gereği sertifikalı olmak gerekiyor. Yani eğitimini alıp, sınavına girip, sınavından başarılı olup, belge almamızı gerektiren bir işimiz var, medikal sektörü. Biz de bu noktada eğitim aldık, sınava girdik, sınavda başarılı olduk, sertifikalarını aldık ve bu şekilde çalışmaya da devam ediyoruz. Kendi ailemizden bizlere miras kalan varlıklarımız var. Hiç kimsenin ekmeğinde gözümüz yok. Geçmişten bugüne kadar çalışarak bir yerlere geldik.
AKIN KAVİ HAKKINDA HUKUKİ SÜREÇ BAŞLADI
Bizler yol arkadaşı olduğumuz gibi sıkı dostlarız. Kendi arkadaşlarını, kendi yakınlarını, kendi tanıdıklarını, menfaat için kullanmaya çalışanlar, bu dostlukları anlamazlar. Anlamalarını da beklemiyoruz. Şunun altını çizmekte fayda görüyoruz. Bize atmaya çalışılan iftiralara milletimiz asla ve asla inanmıyor. Yalnız iftira atmaya devam edenler için söylüyorum. Bizler bu konuların çözümünü hukukta görüyoruz. En son yapılan eylemden bir gün öncesinde öylesine ağır bir yazı yazıldı ki, hakkımızda devleti soyarak zenginleşmekten bahsettiler. Şöylece ifade edelim ki bununla ilgili de hukuki süreci başlattık ve devam ediyor. Elmas TV'nin Genel Müdürü Müdürü mü, sahibi midir bilmiyorum. Bunları yapan Akın isimli kişi. Ben bununla ilgili hukuki süreci başlattım. Hukuki süreç başlamışken bu konular hakkında bizler bir daha konuşmayacağız. Çünkü hukuka inanan kişileriz. Başka taraflarda bu işleri çözme niyeti olan kişiler değiliz. Ne kadar iftira atarsanız atın, bizler görevimizin başındayız. Görevimizi layıkıyla yapmaya çalışıyoruz. Birlikte görev yapıyoruz ve birlikte görev yapmaya da devam edeceğiz.
BİZDEN TALEPLERİ OLDU
Tabii bu süreçler içerisinde bizlerden talepleri oldu. Hem basınla ilgili talepleri oldu. Aynı zamanda belediye bizdeyken belediye başkanımızdan da bazı talepleri oldu. Takip için çok açık ve seçik bir şekilde bu tespit edilir bir şey. Bir dönem bakıyorsunuz bambaşka şeylere giriyorlar. Bir dönem telefonla arayarak, bir dönem buraya geldi. Burada bizimle görüşmek istedi. Kavga etmek istemediğinden bahsetti. Ben dedim; kavgayı siz çıkartıyorsunuz zaten. 'Çalışacak mıyız?' dedi. 'Ben sizinle çalışamam' dedim. Ben asla ve asla kumpas kuran, şantaj yapan kişilerle çalışmam. Ben uzun yıllardır siyaset yapan bir arkadaşınızım. Birlikte siyasetle, siyasetin içerisinde basın ve siyasi kişiler olarak görev yaptık. Ve Zonguldak'ta hiçbir basın mensubu hiç ama hiçbir kişi, bu kişinin haricinde, bizden herhangi bir talepte bulunup da, 'talebi yerine gelmediğinde yazarım' şeklinde konuşmalar yapmadı. Hiçbir basın mensubu. Ama bu Akın, her türlüsünü yaptı, yapmaya da devam ediyor." dedi.
