ASKERLERİNE MERMİ SIKAN VALİ GİDİYOR
Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş İl Pandemi Kurulunun başındaydı. 17 Nisan’da yapılan basın toplantısında öyle laflar etti ki bir anda Türkiye’nin gündemine oturdu.
Bektaş o gün şu ifadeleri kullandı; “Sağlıkçılarımız kendilerini koruyamadılar. Baştan bu tarafa her tedbir alınmasına rağmen sağlıkçılarımız hastalarla diyaloglarla kendilerini korudular. Ancak birbirleriyle diyaloglarını korumadılar. Bugün en yüksek perdeden bütün yetkili arkadaşlarımızı uyardık. Bu bizim faturamızı ağırlaştıran bir olaydır. Normalde sağlık çalışanlarımızın bize getirdiği yük olmasaydı belki de bugün geri dönüşü konuşuyor olacaktık.
Sağlıkçılarımızı biz misafirhanede misafir ettik. Devletimiz oturdu düşündü onlardan ücret almadı. Yemeklerinden de ücret almadı. Servisleri de sağlamaya çalıştık. Ama orada kendi aralarındaki ilişkilerinde yeteri kadar dikkatli olmadıkları için hem kendilerini hem de bizi sıkıntıya soktular”.
İşte bu cümleler Vali Bektaş’ın belki de hayatının hatası oldu.
Sağlık çalışanlarını derinden yaralayan bu sözlerin belki de en ağırı; “Yemeklerinden ücret almadık” sözleriydi.
Tam da savaşın ortasında, en ön safta mücadele eden askerlerine mermi sıkan bir Vali olarak tarihe geçti Bektaş.
Savaşta stratejik hata yapan bir komutan savaşı kaybetmeye mahkumdur.
Şimdi bunları Vali Bektaş gidiyor diye yazıyor değilim elbette.
O gün nasıl eleştirdiysem bugün de aynı düşüncedeyim.
Vali Bektaş çok yanlış cümleler kurdu. Yayınladığı özür yazısında da benzer ifadeler kullandığı için özrü samimi bulunmadı ve sağlık camiası tarafından kabul görmedi.
Nitekim ‘ilk kararnamede gider’ dediğimiz Vali Erdoğan Bektaş merkeze çekildi.
Ancak tam da kararname öncesi Zonguldak Belediyesi’nden olağanüstü toplantı ile MAKZON projesinin bir an önce geçirilmesini talep etmesinin zamanlamasını oldukça manidar buldum.
Bektaş gideceğini biliyordu da ‘Zonguldak’ta bir izim kalsın’ mı istemişti?
Bu konuyu da daha sonra irdeleyelim.
Vali Bektaş’a hizmetleri için teşekkür ediyor, bundan sonraki hayatında başarılar diliyoruz.
Virüsün Etkisi Azalmadı
1 Haziran itibariyle yeni normal sürece girdik. Bir yandan normalleşirken öte yandan karantinaya alınan mahalleler, köyler oluyor.
Serbestlik gelmesi riskin ortadan kalktığı, virüsün etkisini azalttığı anlamına gelmiyor.
Kontrollü bir şekilde hayatımıza devam etmek zorundayız. Maske ve sosyal mesafe şu an için hayatımızın vazgeçilmezi olmalı.
Oldukça tedbirli vatandaşlarımızın olduğunu gözlemliyor seviniyoruz.
Bir o kadar da virüsü ciddiye almayan vatandaşımız var.
İşte tehlike de burada.
Tedbirsiz davranış belki de başkalarının hayatını tehlikeye sokmamıza sebep olabilir.
Zonguldak’ta tam da vakalar durma noktasına gelmişken, önce Alaplı Ak-Al İplik fabrikasından, ardından TTK’da çalışan madencilerden, sonra Çayırlı Köyünden vakalar gelmeye devam etti.
30 Büyükşehir ‘Ve Zonguldak’ olmaktan tam kurtulduk derken tekrar vaka artışı yaşamaya başladık.
Aman Zonguldak!
Daha dikkatli, temkinli olalım.
Eski günlere geri dönmemek için, ‘Ve Zonguldak’ olmak için değil “Sıfır Vaka Zonguldak” olmak için tedbiri elden bırakmayalım.