Umut Şekerci - İşadamlarına Yapılan Şantaja Kim Dur Diyecek!

Zonguldak’ın tanınmış iş adamlarından Erdoğan Demir, Ali Bulut, Yasin Hamzaçebi, Erim Zeki Berberoğlu ve daha nicesi yüzlerce insanı istihdam etmiş, ekmek vermiş isimlerdir.

Öyle ki, geldikleri noktaya gökten zembille değil, basamakları bir bir çıkarak, tırnakları ile kazıyarak gelmişler.

Kendi sosyal yaşamları, kendi sorunları ve sorumluluklarının yanı sıra, başında oldukları işlerin ve bu işlerde istihdam edilen yüzlerce insanın sorumluluğunu omuzlarında taşıyorlar.

Arada parazitlerin ve bakterilerin yaşattığı baş ağrıları da cabası.

Erdoğan Demir ve ailesi maden, turizm ve medya sektöründe oldukça başarılı bir yönetim sergilerken kimseyi de aşağıya çekmiyorlar.

Lakin ne hikmetse arpası biten kafadan Demir ailesine, sonra diğerlerine ilişiyor.

Kendilerine borcu olup ödemeyen de yazıyor, kendilerinden beklentisi olup alamayan da!

Çoğu zamanlar iftiraya varan söylemler, isimsiz adrese teslim ‘şantaj’ yazılarda hayat buluyor.

Bir dönemler Ali Bulut ve Erim Zeki Berberoğlu da bazıları tarafından ‘isimsiz’ ve adrese teslim yazı ve haberler ile aylarca taciz edilmişti.

Yazı ve haberler ile yapılan tacizlerde isim kullanılmadığından hukuki anlamda bir hak da talep edilemiyor.

Şimdilerde ise Yasin Hamzaçebi hedef haline getirildi.

Ve yine ‘isimsiz’, ‘şantaj’ kokan yazı ve haberler ile.

Bu iş adamlarının resmen sabırları ile oynanırken, ne hikmetse Basın İlan Kurumu uykuda!

İnsanların özel hayatlarını, yatak odalarını, eşlerini, kızlarını, çalışanlarını ahlaksız bir üslupla yazıp çizene, yazılarında isim vermediğinden hukuki bir işlem yapılamıyor.

Peki, bu durumda özel hayatları ihlal edilen, haklarında türlü iftiralar atılarak sabırları zorlanan bu iş adamları kime, nereye başvuracak?

Son günlerde Yasin Hamzaçebi ‘kast edilerek’ belgeden ve bilgiden yoksun, sırf itibar zedelemek adına yazılıp çizilenlerin hesabını kim soracak?

Sayın Vali Erdoğan Bektaş başta olmak üzere Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığı ve Basın İlan Kurumu son zamanlarda basın sektöründe hızla artan soysuzluğa, ahlak dışı yayın anlayışına ‘dur’ demelidir.

Aksi halde  ‘isim’ vermeden haber ve yazılar yazanlar mahkeme kapılarından elini kolunu sallayarak çıkarken, sabırları taşana kadar üzerlerine gidilen iş adamları, bürokratlar, siyasetçiler de kendi kanunlarını uygulamaya zorlanmış olurlar.

Gazeteciliği ‘ŞANTAJ’ kokan,  ‘adrese teslim’, isimsiz yazılar karalamak sananları kınayan bir gazeteci örgütü olmadığı gibi ‘dur’ diyen de yok!

Bir önceki Vali Ahmet Çınar döneminde basın ve medya sektöründe belaltı yazı yazma devri kapanmıştı.

Aynısı Vali Sayın Erdoğan Bektaş döneminde neden olmasın?

Bir çağrısına, bir uyarısına bakar.