Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, 15 Temmuz kalkışmasının 3. yılı nedeniyle yaptığı açıklamada, “İktidar sahiplerinin, devlet yönetimini kimi kurum ve kuruluşlarla, devlet yapısı dışındaki çevre ya da örgütlerle paylaşması, onların sistemik bir şekilde kadrolaşmasını sağlaması, erki hukuk dışı yol yöntemlerle birilerine devretmesi kabul edilemez. Nasıl felaketlere yol açtığını büyük bedeller ödeyerek öğrendiğimiz bu durumu önlemenin yegâne yolu, anayasamızda da ifadesini bulan demokratik, laik, hukuk devletinin tüm kurumlarıyla eksiksiz olarak tesis edilmesidir” dedi.

 

Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı 15 Temmuz darbe girişiminin üçüncü yılı nedeniyle bir mesaj yayımladı. Kantarcı mesajında, “15 Temmuz 2016 tarihinde, Türk Silahlı Kuvvetler içinde, kendilerine ‘Yurtta Sulh Konseyi’ adını veren bir grup askerin ülke yönetimine el koymak için giriştiği kalkışma, halkımızın direnişi ve ordu mensuplarının büyük çoğunluğunun destek vermemesi sonucunda boşa çıkarıldı. Darbe girişimiyle demokrasiyi ve halk iradesini ortadan kaldırmaya çalışan hainler, görülmemiş bir vahşet sergileyerek sivil halkın üzerine ateş açtı, Türkiye Büyük Millet Meclisini bombaladı. Bu saldırılar ve ortaya konan direniş sırasında, 248 insanımız yaşamını kaybederken, 2196 vatandaşımız da yaralandı. Halkımızın o akşam gösterdiği direnç ve kararlılık, tüm dünyaya örnek bir demokrasi destanının ortaya çıkmasını sağladı. O akşam ülkenin dört bir yanında on binlerce insan sokaklara çıktı, tankların önüne yatıp teröristlere direnerek demokrasi ve halk egemenliğini korudu” dedi.

 

DEVLET ERKİNİN HUKUK DIŞI YOLLARLA BİRİLERİNE DEVREDİLMESİ KABUL EDİLEMEZ

Kantarcı açıklamasına, “Bu hain girişim bir kez daha gösterdi ki, iktidar sahiplerinin, devlet yönetimini kimi kurum ve kuruluşlarla, devlet yapısı dışındaki çevre ya da örgütlerle paylaşması, onların sistemik bir şekilde kadrolaşmasını sağlaması, erki hukuk dışı yol yöntemlerle birilerine devretmesi kabul edilemez. Nasıl felaketlere yol açtığını büyük bedeller ödeyerek öğrendiğimiz bu durumu önlemenin yegâne yolu, anayasamızda da ifadesini bulan demokratik, laik, hukuk devletinin tüm kurumlarıyla eksiksiz olarak tesis edilmesidir. Kamu yönetiminde liyakatin esas alınıp,  devletin siyasi parti ve çevrelerin çıkarlarına göre değil evrensel hukukun normlarına göre şekillendirilmesi ülkemizin bekası açısından yaşamsal önemdedir. Hâlâ daha farklı biçimlerde sürdürüldüğünü üzülerek takip ettiğimiz aksine uygulamalar yeni 15 Temmuzların başka boyutlarda yaşanmasını kaçınılmaz kılacaktır” diyerek devam etti.  

 

MİLLETİMİZE BİR DAHA BÖYLE BİR GECE YAŞATMASIN

Kantarcı açıklamasını, “Hain girişiminin tüm yönleriyle aydınlatılıp gerçek suçluların hak ettiği cezaya çarptırılması, yeni kalkışmaların önüne geçilebilmesinin en önemli adımlarından biridir. FETÖ ile mücadele adına hakkında hiçbir mahkeme kararı bulunmayan yüz binlerce insan, çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle kamudan ihraç edilerek haklarından mahrum bırakılmıştır. Bu durumdaki vatandaşlarımız için hızlı bir yargı süreci başlatılmalı, hukuk önünde suçluluğu kanıtlamayan tüm kamu personeli görevlerine başlatılarak tüm hakları iade edilmelidir. Bu adım ülkemizin demokratikleşmesi, hukuk devleti kimliğinin pekişmesi kadar, kamu vicdanı ve toplumsal barış açısından da önemlidir. Bu duygu ve düşüncelerle demokrasi ve yurttaş egemenliğini korumak için o akşam sokağa çıkıp yaşamını feda eden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralı olarak kurtulan vatandaşlarımıza sağlık ve uzun ömürler diliyorum. Yüce Tanrı milletimize bir daha böyle bir gece yaşatmasın” diyerek tamamladı.